FMEA, riskleri tahmin ederek hataları önlemeye yönelik güçlü bir analiz tekniğidir. Hatanın ortaya çıkması ile doğacak problemin müşteri gibi algılanması prensibine dayanır.
FMEA, ilk olarak 1960 – 1965 yılları arasında NASA tarafından, aya insan indirecek olan APOLLO projesinde uygulanmaya başlanmıştır. APOLLO aracının tek ve çok pahalı olması nedeniyle, hiçbir parça veya sistemin arıza yapmaması isteniyordu.
1965-1970 yılları arasında ABD Silahlı kuvvetlerinde , “problemleri toplama ve analiz etme” de bir standart olarak kullanılmıştır.
1970-1975 yılları arasında ABD uçak sanayinde kullanılan FMEA’nın ilk endüstriyel uygulamasını 1975 yılında Japon NEC firması başlatmış ve daha sonra bu uygulama bütün dünyada yaygınlaşmıştır. 1980 yılında FORD tarafından otomotiv sanayinde uygulaması başlatılmış, sistemde değişiklik yapılarak çok karmaşık olan askeri uygulama basitleştirilmiştir.
Ne yanlış gidebilir ?
Eğer bir şeyler yanlış giderse, bunun ortaya çıkma olasılığı nedir ve sonuçları neler olabilir ?
Yukarıdaki amaçlara ulaşmak için yapılan FMEA; sistem, tasarım, proses veya serviste oluşabilecek hataların (problemler, yanlışlıklar, riskler vb.) değerlendirmesini yapan özel bir metodolojidir.
FMEA çalışmasında belirlenen bütün hatalar için olasılık, şiddet ve saptanabilirlik tahmini yapılmaktadır. Buna bağlı olarak da alınması, planlanması veya göz ardı edilmesi gereken faaliyetler değerlendirilmektedir.
Bu metodun çalıştırılması için dört ön şartın herkes tarafından anlaşılması ve takip edilmesi gerekmektedir.
Bütün problemler aynı değildir.
Bütün problemler aynı derecede önemli değildir. Burada dikkat edilmesi gereken problemin önceliğidir. FMEA bu önceliği belirlemeye yardım eder.
Müşteri belirlenmelidir.
FMEA’ ya başlamadan önce müşteri belirlenmelidir. Bu genellikle son kullanıcı olmakla birlikte, bir sonraki operasyonda müşteri olarak kabul edilebilir. Bu problemin tanımlanması ve ele alınması için önemlidir.
Proses bilinmelidir.
Ele alınan proses ve amaç herkes tarafından bilinmelidir. Aksi takdirde yanlış yönlenmeler olabileceği gibi zaman kaybı da ortaya çıkar.
Önlemeye yönlendirilmiş olmalıdır.
FMEA’ nın amacı devamlı iyileşme ve düzeltici faaliyetlerin başlatılması olmalıdır. Aksi takdirde yapılan FMEA çalışması statik bir çalışma olarak kalır.
FMEA yapmanın yararları aşağıdaki şekilde sıralanabilir:
Temel değişiklikleri başarı ile yapmak için önemli bir fırsattır.
Ürün veya servisin kalitesini, güvenliğini ve emniyetini geliştirmeyi sağlar.
Firmanın imajını ve rekabet gücünü arttırır.
Müşteri tatmininin artmasına neden olur.
Ürün geliştirme zamanını ve maliyeti düşürür.
Tasarım geliştirme faaliyetlerinde öncelikleri belirler.
Kritik veya önemli karakteristiklerin belirlenmesini sağlar.
Yeni bir imalat veya montaj prosesinin analizine yardımcı olur.
Hatanın tanımlanmasına ve önlenmesine yardımcı olur.
Düzeltici ve önleyici faaliyetlerin başlatılmasını sağlar.
Yüksek güvenilirlik ve emniyet için alternatiflerin önceden belirlenmesine yardımcı olur.
İyi yapılmış bir FMEA;
Potansiyel hataları tanımlar.
Her hatanın sebeplerini ve etkilerini belirler.
Olasılık, şiddet ve saptanabilirliğe bağlı olarak hataların önceliğini çıkarır.
Problemlerin takibini ve düzeltici faaliyetlerin alınmasını sağlar.
Ancak unutulmamalı ki başarılı bir FMEA programı, çıkarılan sonuçların iyileştirme programlarına dönüştürülmesi ile gerçekleşir. Bütün organizasyon tarafından devamlı iyileşme konusu benimsenmediği takdirde FMEA statik bir program olarak kalır.
Farklı alanlarda uygulama alanı bulan FMEA çeşitleri işe şu şekilde sıralanıyor;
1- Tasarım FMEA: Potansiyel veya bilinen hata türlerini tanımlayan, ilk üretim gerçekleşmeden hataların tanımlanması ve düzeltici faaliyetlerin uygulanmasını sağlayan bir yöntemdir. Tasarım aşamasının başlarında sistemlerin, alt sistemlerin analizinde kullanılır. Tasarım hatalarından kaynaklanan, sistem fonksiyonları üzerindeki potansiyel hata türleri ile ilgilenir.
2- Proses FMEA: Tasarım HTEA ve müşteri tarafından tanımlanmış olan kalite, güvenirlik, maliyet ve verimlilik kriterlerini sağlamak için mühendislik çözümleri üretmeyi hedefleyen bir yöntemdir. Süreç FMEA, tasarım FMEA sonuçlarına dayalı üretim veya hizmet sürecinin zayıflıklarını ele alır.
3- Hizmet FMEA: Müşteri hizmetlerini geliştirmek amacıyla üretim, kalite güvence ve pazarlama koordinasyonu ile uygulanan bir yöntemdir.
4- Software FMEA: Üretilen program kodu ile aynı görevi gerçekleştirir.
5- Hardware FMEA: Hedefi donanım ve elektronik alanında riskleri analiz etmek, değerlendirmek ve önlem alarak kapatmaktır.
6- Sistem FMEA: Bütün donanımların ve tasarımın tamamlanmasının sonrasında üretim, kalite güvence gibi sistemlerin akışını en elverişli hale getirmek için kullanılan bir yöntemdir. Sistem FMEA üstün bir sistemin alt sistemlerinin etkileşimlerini veya karmaşık bir sistemin çeşitli bileşenlerinin etkileşimin muayene etmektedir. Olası güvenlik açıklarının ve özellikle tek tek bileşenlerin etkileşiminden kaynaklanan ara yüzlerin belirlenmesinin hedefler veya sistemin çevre ile etkileşimini inceler.
FMEA, potansiyel hataların ortadan kaldırılmasına bağlı müşteri tatminini sağlamayı hedefleyen bir metot olduğu için mümkün olduğunca erken başlatılmalıdır. FMEA’ ya başlamak için bütün veri ve bilgilerin hazır olmasını beklememek gerekir, çünkü hiçbir zaman için bunlar tam olmayacaktır.
FMEA’nın sloganı: “Elinde olanla en iyisini yap” tır.
Türkiye’de biz risk analizinde neredeyiz ?
Soma’da 301 canımızı kaybettikten sonra, Ermenek ilçesinde suyla dolan kömür ocağında mahsur kalan 18 işçimizden Tezcan Gökçe'nin acılı annesinden şu sözleri duyarız:
“Oğlum yüzme de bilmezdi, suyun içinde ne yaptı...”
Annenin resmini bile koyamadım. Oysa işçi sağlığı ve iş güvenliği kanununda birçok yeni düzenleme yapılmıştı. Kanunları çıkarmaktan daha önemli olan o kanunları uygulamak ve denetlemek olmalı… Hiç değilse tehlikeli işyerlerine risk analizi daha titiz yapılmalı ve aksaklıklar çok hızlı giderilmeliydi. Sözün bittiği yer Soma kazasıydı aslında. Ülkemizde yapıyormuş gibi gözüken, çalışıyormuş gibi yapan, daha çok para kazanmak için insanı değersizleştiren bu kadar insan varken biz daha çok yazarız, siz daha çok okursunuz.